Inglés | Turco | |
---|---|---|
Phrases | ||
Phrases | lucky you expr. | ne mutlu sana |
Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
Slang | ||||
Slang | you lucky bastard expr. | seni şanslı piç | ||
You lucky bastard. Seni şanslı piçsin. More Sentences |
||||
Phrases | ||||
Phrases | lucky for you expr. | ne kadar şanslısın ki | ||
Phrases | lucky for you expr. | şükret ki | ||
Speaking | ||||
Speaking | you should be so lucky! expr. | çok şanslı olmalısın! | ||
Speaking | you don't know how lucky you are expr. | ne kadar şanslısın bilemezsin | ||
Speaking | you're lucky you didn't lose your arm expr. | kolunu kaybetmediğin için şanslısın | ||
Speaking | lucky of you expr. | seni şanslı | ||
Speaking | you lucky thing! expr. | seni şanslı kerata! | ||
Speaking | lucky for you expr. | şansına | ||
Speaking | you are very lucky there expr. | siz orada çok şanslısınız | ||
Speaking | you lucky thing! expr. | seni şanslı şey! | ||
Speaking | I know that I'm lucky to have you expr. | sana sahip olduğum için şanslı olduğumun farkındayım | ||
Speaking | I feel lucky to know you expr. | seni tanıdığım için kendimi şanslı hissediyorum |